20 Ağustos 2010 Cuma

EVET Mİ - HAYIR MI?...





MEHMET ŞÜKRÜ BAŞ



EVET Mİ HAYIR MI?












MEHMET ŞÜKRÜ BAŞ

mehmet_sukru_bas@mynet.com

EVET MİHAYIR MI?...

Ağustos ayına girdiğimizde 12 Eylül’de yapılacak referandumun sonucu gözükür gibi olmuştu. Başka bir ifadeyle macun tüpten çıkmıştı. Sandıklardan yüzde altmışın üzerinde hayır oyu çıkacağı görülüyordu. Mealen vatandaş bu referanduma “Hayır” diyecekti.

Bir rüzgâr esti.

Kimilerine göre Peşmerge başı Barzani’den, kimilerine göre de İmralı’da ki terörist başından.

Düne kadar sandığı boykot eden BDP birden bire fikir değiştirerek “Evet” diyeceklerini açıkça söylemeseler de fikirlerini belli etmeye başladılar. Çünkü bu paket onların paketi idi. Bu paketin içerisinde Habur vardı, Kandil vardı, ikinci bayrak istemi, ülkenin eyaletlere bölünme talebi vardı.

Elbette ki başta Diyarbakır olmak üzere Batman, Siirt, Van, Bingöl, Muş, Hakkâri ve Tunceli gibi Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki şehirlerimiz “Evet” deme kararı alacaklardı ve aldılar da.

***

Her ne kadar Başbakanın meydanlarda “CE-HA-PE, ME-HA-PE ve BDP el ele verdiler bu pakete “Hayır” diyecekler” çünkü ME-HA-PE’de bunların dümen suyuna girmiş bulunmaktadır” diyorduysa da ben şahsen buna inanmıyordum. BDP’nin AKP dururken MHP’nin yanında yer alacağına milyonda bir de olsa ihtimal vermiyordum.

Haklı çıkan ben oldum.

***

Takke düştü kel göründe, evli evine gitti ve bu referandumda AKP ile BDP’nin ortak hareket etmeleri kesinleşti. Bakalım başbakan bundan sonra ne diyecek BDP’nin dümen suyundaki partinin adını nasıl koyacak?

Bekleyip görelim sonu hayır olur inşallah.

***

Ağustos ayı başından itibaren sandıktan “Hayır” çıkacağını anlayan iktidar 12 Eylül sonrasındaki hezimetine bugünden kılıf hazırlamaya başlamıştı. İşi hafife alır gibi bir tavır içine girdiler. En yetkili ağızlar bile “Nihayetinde bu bir referandumdur. Bu referandumu genel seçim havasına sokmak yanlıştır” derken yine bazı yetkili ağızlardan “Referandum sonucu ne olursa olsun seçim zamanında yapılacaktır” ifadesini duyuyoruz.

Ben her iki ifadede de karamsarlık ve umutsuzluk görüyorum.

Sizi bilmem.

Bu durumda AKP’ye sormak lazım!...

Bu referandumda BDP adındaki terör destekli parti MHP’nin mi yanındadır, AKP’nin mi?

***

Bu yüzden ben bu referanduma Allah’ına kadar “HAYIR” diyeceğim. Bu pakete hayır demekle;

Kandil’ede,

Habur’ada,

İkinci bayrak istemine de,

“Tek taraflı ateşkes” kararının Devlet ile Öcalan arasında sağlanan temaslar sonucu alındığını ileri süren PKK’nın ikinci adamı Murat Karayılan’ın utanç dolu söylemlerine de,

Ülkenin eyaletlere bölünme talebine de “HAYIR” demiş olacağım.

Umuyorum ki bu millette içeriği belli olmayan bu pakete AKP’nin yüksek manevra kabiliyetine, olmayan muhalefetin basiretsizliğine rağmen “HAYIR” diyeceklerdir.

Buna inanıyorum.

Çünkü bu referandumdaki gaye üzüm yemek değil bağbancıyı dövmektir. Dikkat buyurun aziz milletim. Evet-Hayır bir yarışmanın adı değildir. Bu referanduma “Evet” demek ikinci bayrak talebini kabullenmek, dönüşü olmayan tehlikeli bir yola girmek demektir. Baksanıza son günlerde “Birleşmiş milletler Barış Gücü’nden bahsedilmektedir. Ne demektir bu?...

Allah’ım sen aklımı, Allah’ım sen ülkemi koru.

Allah bu necip milletimi, bu mübarek vatanımı korur ve sonumuz hayır olur inşallah.

***///***

Mehmet Şükrü Baş 24 Ağustos 2010 Malatya Hakimiyet 25 Ağustos Elazığ Nurhak Gazetelerinde yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder