YA ALLAH…BİSMİLLAH…ALLAHUEKBER
944 sene önce yine bir 26 Ağustos.
Destanlar
Şairi Cennetmekân Niyazı Yıldırım Gençosmanoğlu’nun ölümsüz eseri olan Malazgirt
Destanı’nda dediği gibi: “Aylardan Ağustos, günlerden Cuma // Gün doğmadan
evvel iklîm-i Rum'a // Bozkurtlar ordusu geçti hücuma // Yeni bir şevk ile
gürledi gökler // Ya Allah... Bismillah... Allahuekber.
***
İşte o gün Türk’ün kahramanlıklarla dolu tarihinde şanlı bir
sayfanın açıldığı gibi bu yüce millete bir daha kapanmayacak olan Anadolu’nun altın
anahtarlı kapıları da açılıyor. Gelin o günlere dönelim;
***
26 Ağustos 1071 Cuma günü sabahı çadırından çıkan Alparslan Romen Diyojen komutasındaki
Bizans Ordusunun Malazgirt Ovası’na yayıldığını ve çadırlar kurduğunu görüyor.
Büyük Selçuklu Hükümdarı Alparslan savaşı önlemek için Romen Diyojen’e elçiler
gönderiyor. Romen Diyojen Selçuklu Padişahının, görkemli ordusundan korktuğu
için böyle bir istekte bulunduğu varsayımı ile bu talebi reddediyor ve elçileri
de huzurundan kovuyor.
***
Düşman ordusunun
kendi ordusundan 3–4 kat fazla olduğunu gören Hükümdar savaştan sağ olarak
çıkma ihtimalinin zayıf bir ihtimal olduğunu görüyor ve töre gereğince kefene
benzeyen bir giysi giyiyor. Mahiyetindekilere nerede şehit olursa oraya
gömülmesini vasiyet ediyor.
***
O gün Müslüman’ın
bayramı kabul edilen mübarek cuma günüydü. Sultan Alpaslan ordusunun başına
geçti Kur’an’da zafer vaat eden ayetleri okudu. Ordusuna cuma namazını
kıldırdı, namaz sonunda kır atını bindiği gibi düşman üstüne şaha kaldırdı.
Bunu gören komutanları, askerleri atlarına bindiler. Sultanlarının ardı sıra
yalın kılıç cenge girdiler. Koca ovayı “Ya Allah… Bismillah… Allahuekber”
nidalarıyla inlettiler. Sayıca kendilerinden çok üstün bir gücü akşamın
karanlığı basmadan Malazgirt Ovası’na gömdüler.
Yeni bir şevk ile
gürledi gökler/// Ya Allah... Bismillah... Allahuekber.
Can verdiler, nam
aldılar ve Anadolu kapısını ilelebet bu millete açtılar.
Anadolu’nun tapusu
Türklerin elindeydi. Artık Anadolu Türklerindi…
***
Aylardan Ağustos, günlerden Cuma
Gün doğmadan evvel iklîm-i Rum'a
Bozkurtlar ordusu geçti hücuma
Gün doğmadan evvel iklîm-i Rum'a
Bozkurtlar ordusu geçti hücuma
Yeni bir şevk ile gürledi gökler
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber
Önde yalın kılıç Türkmen Başbuğu
Ardında Oğuz'un ellibin tuğu
Andırır Altay'dan kopan bir çığı
Budur, Peygamberin övdüğü Türkler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber
Türk, Ulu Tanrı'nın soylu gözdesi
Malazgirt Bizans'ın Türk'e secdesi
Bu ses insanlığa Hakk'ın müjdesi
Bu seste birleşir bütün yürekler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber!..
Nağramızdır bu gün gök gürültüsü,
Kanımızdır bugün yerin örtüsü
Gazi atlarımın nal parıltısı
Kılıçlarımızdır çakan şimşekler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber!..
Yiğitler kan döker, bayrak solmaya,
Anadolu başlar, vatan olmaya...
Kızılelma'ya hey... Kızılelma'ya!!!
En güzel marşını vurmadan mehter
Ya Allah... Bismillah... Allahuekber
***
Bugün bu zaferin 944. yıldönümü kutlanmaktadır. Şehitlerimizin mübarek
kanlarıyla sulanan bu mübarek topraklar üzerinde hamdüsenalar olsun ki
ay-yıldızlı bayrağımız dalgalanmaktadır.
İşte
bugün Türkiye Cumhuriyeti, cumhurbaşkanı başta olmak üzere başbakanıyla,
bakanlarıyla bütün siyasi çekişmelerin dışında kalarak muhalefetiyle,
askeriyle, siviliyle bu şanlı zaferi bu ovada kutlamalıdırlar. Alpaslan’dan
devraldıkları Anadolu tapusunu öperek başlarına koymalıdırlar. Çünkü bu tapu hisseli bir
tapu değildir. Bu tapu koca Türk Milletinindir. Bu tapunun bedeli de şühedalarımızın kanlarıyla
ödenmiştir.
Biz deriz ki!..
Bu tapuda vatan olmak var, devlet olmak var, hür ve bağımsız olmak var.
Biz deriz ki!..
Bu tapuda şan var, şeref var.
Biz
deriz ki!..
Bu tapuda atalarımın mührü, parmak izi var.
Biz
deriz ki!...
Bu tapuda atalarımın mezar taşları var.
Biz
deriz ki!...
Bu tapu bayrak kadar, sancak kadar, din kadar, iman kadar kutsal ve
mübarektir.
Bu ülkede gözü olan her gafilin, her cahilin, her hainin bunu böyle
bilmesi ve böyle düşünmesi gerekir.
***///***
Mehmet Şükrü
Baş 26 Ağustos 2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder